İlahiyat Fakültesi Seminerleri Dizisi - "Bir Seyahatin Ardından" Prof. Dr. İhsan Süreyya Sırma

BİR SEYAHATİN ARDINDAN

9Mart 2016 tarihinde Siirt Üniversitesi Mühendislik-Mimarlık Fakültesi konferanssalonunda Siirt üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyelerinden ProfesörDr. İhsan Süreyya Sırma tarafından “Bir Seyahatin Ardından”  adlı konferans gerçekleşmiştir.

Prof.Dr. İhsan Süreyya Sırma bu konferansta gençlik yıllarında doktora çalışmalarınıyürüttüğü dönem ile değişik zamanlarda Avrupa’da bulunduğu tarihlerdekiizlenimlerini duygularını fotoğraflar eşikliğinde günümüz penceresindenaktardı. Bu yıllarda Fransa, İspanya, Bordeaux,Bask, Toledo, Poitiers (Puatiye), Mer gibi daha pek çokyerleşim yerinde Müslümanların izine rastladığını ve buralardan geçerkenhissettiklerini ve yaşadığı anıları özeleştiri yaparak aktarmıştır. Hocamız Müslümanlarıntarih içerisinde pek çok yerleri fethederek ve oraya ilim irfan ve medeniyetaşılayarak büyük bir destan yazdıklarını; lakin Müslümanların ilerleyendönemlerde öğrenme ve okuma serüvenlerini kaybettiklerini ve nasılgerilediklerini yer yer hatırlatarak bir kişisel ve toplumsal bir muhasebeyapılması gerektiğini ifade etmiştir.

Müslümanlarıntarih içerisinde yapageldikleri medeniyetin Avrupa Dünyasına katkılarını,öğrettiklerini, günümüz Müslüman toplumlarının sahiplenmediğini ve sancılı birdönem içinde olduğumuzu belirtir. Buna sebep olan kaynağın toplumsal vebireysel olarak unuttuğumuz tarihimiz, ilmi kucaklamayı araştırmayı ve okumayıterk etmemiz olduğunu ve bununda mimariden kültüre pek çok alanda İslamtoplumlarını zayıflatan bir durum olduğunu belirtmiştir. Bu olumsuz tablonunsona ermesi için Müslümanların ivedilikle Yaratıcıyı ve sorumluluklarımızıdüşünerek bir gün hesap vereceğiz düşüncesiyle hareket etmesi gerektiğini; anlamayaokumaya ve bireysel-toplumsal sorumluluklarımızı yerine getirerek aşacağımızıifade etmiştir.

İhsanSüreyya Sırma seyahatleri esnasında geçtiği yerleşim yerlerinde hayatın önemlibir yere sahip kişileri bizlere anlatır. Ünlü fransız filozof Rene Guenon,Malik b. Nebi, Muhammed Hamidullah, Hüseyin Nakip Turhan, Roger Graudy gibi şahsiyetlerinçalışkanlıklarını, üretkenliklerini hatırlatarak; onlara ilişkin anılarını,karşılaşmalarını anlatır. Müslümanların bir derdi olması gerektiğine vurguyapar. Yine bir seyahat esnasında Roger Graudy ile ilgili anısını aktaranhocamız, sonradan Müslüman olan yazarla karşılaştığında “Sen nasıl Müslümanoldun?” sorusuna karşılık Graudy’nin “Teslim Oldum” cevabı karşısındahissettiklerini ve duygularını betimler. Müslümanların bu sorumluluk bilinciyleFeriduddin Attar’ın bir sözünü hatırlatarak “Dostum pazara git ve bir dertsatın al” diyerek Müslümanların anlama bilincini kazanmalarını ve İslamlahayatlarını anlamlandırmaları araştırmayı, gezmeyi ve tarih bilincine sahipbireyler olmamız gerektiğini ifade eden sözleriyle konferans sona ermiştir.